Buralarda bir yerde,
Gizli kalmış sayfalarda minik bir kız gizli...
Oradan oraya koşuyor, izler bırakıyor sayfaların üzerine..

Ve sen, o izleri okuyorsun şu an..

17 Nisan 2009 Cuma

Sokakların Melodisi

Bir şarkı söylerdi gece,
Göz kırparken yıldızlar denize
Rüzgarın uğultusu eşlik ederdi geceye...
İçeriden televizyon gürültüsü,
Rahatsız edici!

Bir melodi
Sokakların melodisi diyorlar adına
Seni geceye çeken,
Geceyi sana...

Kader....

Ah, umarsız çocukluğum
Taşırken baharı küçük parmaklarımda, masumluğum..
Kızarken bana kalkan ellere, gözlerimde bir ıslaklık
Ve saflığım, sesimde gizli korkularım..

İnce dudaklarımda bir melodi,
Neşeye ait bir gülümseme,
Benliğimden sızan ürkekliğim usulca
Ve ben,
Ve benliğim,
Ve benliğimden sızan sen...

Daha yoksun belki geçmişimde,
Daha çıkmadım karşına,
Ama kader, minik parmaklarımdaki bahara,
saflığıma, gözyaşlarıma,
dudaklarımdaki melodiye, gülümsemeye,
Ve ürkekliğime kazıdı seni, geçmişimde...
Bilmesen de, farketmesen de sen
bana aitti bedenin, yüreğin, ezelden
O sıcak gülümseme, aşinaydı sana,
Ve takip ettin onu... Kaderini....

160409

Ayna...

Doldurulamayacak bir hayat
Hasta bir çocuğun gözleri gibi ağlamaklı
Bedeni yanmış bir ruhun kaçışı gibi
Ve korkak
Koşmaya nefesi yetmeyen, tıkanmış bir hayat...
Minik bir serçeye ait gibi ürkek...
Burun delikleri büyür konuşurken,
Her nefesinde bir hayret
Her seferinde bir gayret ulaşmak için...
Bıkmadan, yorulmadan, nefes alamadan devam edebilmek..

Ve sen, o güzel varlık,
Titrek ışığında gecenin,
titrek bedenin, çıplak...
Ağlamaklı gece,
yanmış gerçekler,
Korkak gözlerin...
Kendini bırakmak hayatın kollarına
Ve bana bakmak aynanın sırlı ardından...

Doldurulamayacak bir hayat,
Sen, aynadan bana bakan...
Ürkek bedenin, ruhunun ardından
Ve ben korkak, ürkek, ağlamaklı,
Senin gözlerinden sana bakan...

140409